Klonlama


Moleküler biyoloji teknikleri kullanarak bir DNA dizisine eş DNA üretmek veya bir hücreden yola çıkarak hücre bölünmesi ile genetik olarak birbirine eş hücre grubunun oluşmasıdır. 
Kısacası, herhangi bir şeyin aynısını kopyalanması anlamına gelmektedir. Klon ise; tek bir bireyden eşeysiz üreme yoluyla üretilmiş, genetik yapısı birbirinin tıpatıp aynı olan canlı topluluğuna karşılık gelen biyoloji terimidir ve kısaca "cl." simgesiyle gösterilir.


Bahçecilikte klon yetiştirilmesinin tarihi eski çağlara değin iner. Örneğin; bazı elma çeşitlerinde ağaçların her biri mutasyona uğramış tek bir bitkiden üretilmiştir ve genetik yapıları eşittir. Meyve ağaçları ile süs bitkilerinin çoğu bu yöntemle üretilir.
"Klonlama" kavramının geniş kitlelerce duyulmaya başlanması, 1996 yılında Roslin Enstitüsü'ndeki İskoç bilim adamı Dr. Wilmut ve ekibinin koyun "Dolly" (Doğum: 5Haziran1996 - Ölüm: 14Şubat2003) yi üretmeleri ile başlamıştır. 
Bu koyunun klonlanmasında çekirdek transferi yönteminden yararlanılmıştır. Deneyde kullanılan 277 yumurta hücresinden yalnızca 29 tanesi bölünme aşamasını tamamlayabildi ve bu yumurtalar farklı koyunların rahimlerine yerleştirildi. Koyunlardan 13 tanesi gebe kaldı. Sonuçta ise tek bir başarılı doğum gerçekleşti. Dolly'den sonra domuz, fare, maymun gibi canlılar da klonlanmıştır. 
Bilim adamları, klonlanan hayvanlarda yavaş gelişmenin yanı sıra, kalp sorunu ve zayıf bağışıklık sistemi görüldüğünü kaydettiler. Bazı bilim adamları, eldeki tekniklerle insan klonlamanın ortaya büyük sorunlar çıkaracağını dile getirdi. Klonlanan kişinin bağışıklık sisteminden yoksun olma ve eksik organlara sahip olma olasılığının bulunduğu bildirilmektedir.
Klonlanmış insan aslında çok yabancı olduğumuz bir terim değil. Tek yumurta ikizi olarak adlandırılan ikiz çeşitleri (duruma göre üçüz ve dördüz de olabilir) aslında birbirlerinin doğal yoldan klonlanmış halleridir. Anne rahminde bir zigot bölünmesinin ilk aşamalarında herhangi bir nedenle iki ayrı hücre oluşturursa, aynı DNA'ya sahip iki ayrı canlı dünyaya gelir ve dünyaya gelen bu iki canlı birbirinin genetik kopyasıdır. Normal doğumların %1.3'ünde bu olaya rastlanır.
Yapay klonlama ise; dünyaya gelecek canlının genetik özelliklerinin (DNA'sının) dışarıdan müdahale ile kendi türünden başka bir canlının DNA'sı ile aynı olmasının sağlanmasıdır. Normal insanlar eşeyli üreme sonucunda dünyaya gelir. Eşeyli üremede anne ve babanın üreme hücrelerindeki DNA'lar birleşerek yeni ve kendisine has özellikler taşıyan bir DNA oluştururlar. Klonlama sonucunda ise eşeyli üreyen canlı bir nevi eşeysiz üreme gerçekleştirmiş olur. Yani oluşacak birey sadece annenin yada sadece babanın DNA'sını taşır. Bu nedenle oluşan birey, DNA!sı kullanılan bireyle aynı genetik özelliklere sahip olur, yani yeni birey anne babanın kendisinden küçük bir tek yumurta ikizi olarak dünyaya gelir ve normal tek yumurta ikizlerinde olduğu gibi dış görüşünleri birebir aynıdır.

KLONLAMA YÖNTEMLERİ

Moleküler klonlama ( Rekombinant DNA teknolojisi);
Hücre çekirdeğinin çıkarılıp başka bir hücreye aktarılması yöntemiyle materyalinin hepsinden alınıp, başka bir organizma (alıcı) içine aktarılmasıdır.
Üreme amaçlı klonlama;
Bu teknik, bir organizmanın (donör) genetik bedensel hücre çekirdeği aktarımı yöntemiyle materyalinin hepsinden (genom) alınıp, başka bir (alıcı) içine konulur. Dolly bu teknik ile yaratılmıştır.
Tedavi amaçlı klonlama
Bu teknikteki canlılar, insan embriyolarının kök hücreleri alınıp, hasta insanlarda "bedensel hücre çekirdeği aktarımı" yöntemiyle oluşturulmuş embriyoların gelişmesiyle ortaya çıkan canlılardır. Bu yöntemde, yetişkin bir canlıdan alınan hücre çekirdeği çıkarılmış bir embriyo hücresine aktarılır. Buna örnek olarak, lenf kanserlerinde embriyonik kemik iliği hücrelerinin kanserli dolu ile değiştirilmesi verilebilir.